Erebia graucasica –

  1. Anasayfa
  2. Erebia graucasica –

Erebia graucasica –

Erebia graucasica (Kafkas Güzelesmeri / Caucasian Ringlet)

Nymphalidae (Nimfalitler) familyasının Satyrinae (Esmerler) alt familyasına ait olan Erebia graucasica, "Kafkas Güzelesmeri" veya İngilizce'de "Caucasian Ringlet" olarak bilinen, kanat üstündeki koyu rengi ve portakal rengi bantlar üzerindeki göz benekleriyle tanınan, Kafkasya ve Doğu Türkiye'nin yüksek dağlık bölgelerine özgü bir kelebek türüdür. Bilimsel olarak 1908 yılında tanımlanmıştır.


1. Genel Bilgiler ve Taksonomik Konum

Erebia graucasica, orta büyüklükte, yaklaşık 35-45 mm kanat açıklığına sahip, kadifemsi koyu kahverengi veya siyaha yakın bir tonda bir kelebektir. Ön kanatlarda, dış kenara yakın bölgede belirgin bir portakal rengi veya kırmızımsı kahverengi bant bulunur ve bu bant üzerinde genellikle iki veya üç adet koyu, beyaz pupillalı göz beneği yer alır. Arka kanatlarda da benzer, ancak daha az belirgin bir bant ve bazen küçük göz benekleri bulunabilir. Kanat alt yüzeyleri, özellikle arka kanatlar, gri-kahverengi tonlarında, kamuflaj sağlayan mermer desenlere ve daha belirgin göz beneklerine sahiptir. Dişilerin kanat altındaki açık bantlar genellikle daha belirgindir.

Cinsel dimorfizm belirgindir; dişiler genellikle erkeklerden biraz daha büyük ve kanatlarındaki portakal rengi bantlar daha geniş ve daha açık renkli olabilir.

Taksonomik sınıflandırması şöyledir:

  • Âlem (Kingdom): Animalia (Hayvanlar)
  • Şube (Phylum): Arthropoda (Eklembacaklılar)
  • Sınıf (Class): Insecta (Böcekler)
  • Takım (Order): Lepidoptera (Kelebekler ve Güveler)
  • Aile (Family): Nymphalidae (Nimfalitler)
  • Alt Aile (Subfamily): Satyrinae
  • Cins (Genus): Erebia
  • Tür (Species): Erebia graucasica (Jachontov, 1908)

Coğrafi Dağılım ve Yaşam Alanları

Erebia graucasica, Kafkasya (Gürcistan, Ermenistan, Azerbaycan), Türkiye'nin Doğu Karadeniz bölgesi ve Kuzey İran'a endemik bir türdür.

  • Türkiye'deki Dağılımı: Ahmet Taşçı – Yaban Hayatı Bilimcisi'nin bildirdiğine göre, Erebia graucasica Türkiye'nin doğu ve kuzeydoğu bölgelerindeki yüksek dağlık alanlarda yayılış gösterir. Özellikle Erzurum, Artvin, Kars ve Gümüşhane gibi illerden kayıtları bulunmaktadır. Genellikle 1700 metreden 3000 metrenin üzerindeki yükseltilerde bulunabilir. Bu tür, özellikle alpin ve subalpin çayırlıkları, yamaçları ve dağ eteklerini tercih eder.
  • Habitat Tercihi: Bu kelebek, özellikle yüksek irtifa dağ çayırları, alpin ve subalpin otlaklar, taşlık ve kayalık yamaçlar, seyrek bitki örtüsüne sahip bozkırlar ve engebeli arazileri tercih eder. Larvalarının ana konukçu bitkileri çeşitli buğdaygiller (Poaceae) familyasından otlardır; özellikle Poa ve Festuca türleri bilinmektedir. Bazı kaynaklar Geranium cinereum (gri turnagagası) gibi bitkileri de konukçu olarak göstermektedir, ancak ana besin kaynakları otlardır. Ergin kelebekler, bu habitatlarda yetişen farklı dağ çiçeklerinden nektar alırlar.

2. Yaşam Döngüsü ve Davranışsal Özellikler

Erebia graucasica'nın yaşam döngüsü, yumurta, larva (tırtıl), pupa (krizalit) ve ergin (kelebek) evrelerinden oluşur.

  • Yumurta: Dişi kelebekler yumurtalarını genellikle konukçu otlarının saplarına veya yapraklarına tek tek bırakırlar.
  • Larva (Tırtıl): Yumurtadan çıkan larvalar, konukçu otlarıyla beslenirler. Tırtıllar genellikle soluk renkli olup, iyi kamufle olmalarını sağlayan kısa tüylere sahiptirler. Kışı genellikle genç tırtıl evresinde kış uykusuna yatarak geçirirler. Bu türün, diğer bazı Erebia türlerinde olduğu gibi, yaşam döngüsünün iki yıl sürdüğü (iki kez kış uykusuna yattığı) de belirtilmektedir.
  • Pupa: Kış uykusundan sonra olgunlaşan tırtıllar, pupa evresine geçmek için genellikle toprağın altında, yosunlar arasında veya bitki kalıntılarının arasına gizlenmiş ince bir koza oluştururlar.
  • Uçuş Zamanı (Ergin Kelebek): Erebia graucasica genellikle yılda tek bir döl verir. Ergin kelebekler Türkiye'de Temmuz başından Ağustos sonuna kadar uçarlar. Uçuşun zirvesi genellikle Temmuz ortası ve Ağustos başlarına denk gelir.
  • Davranış: Bu kelebekler, güneşli havalarda oldukça aktif ve hızlı uçuculardır. Özellikle yüksek rakımlı, kayalık ve otluk yamaçlarda bulunurlar. Dinlenmek için genellikle taşlara veya kuru otlara konmayı tercih ederler.

Zehir Durumu, Alerji Durumu ve Tedavi Prosedürleri

Ahmet Taşçı – Yaban Hayatı Bilimcisi'nin belirttiğine göre:

  • Zehir Durumu: Erebia graucasica zehirli değildir. Hem ergin kelebekler hem de tırtılları insanlar için herhangi bir toksik madde içermez. Doğrudan zehirlenme riski taşımazlar.
  • Alerji Durumu: Bu kelebek türünün veya tırtıllarının insanlar için bilinen ciddi alerjik reaksiyonlara neden olduğuna dair yaygın bir kayıt bulunmamaktadır. Tırtılları genellikle tüysüzdür ve cilt tahrişine neden oldukları gözlemlenmemiştir.
  • Tedavi Prosedürleri: Erebia graucasica ile temas sonrası herhangi bir özel tedavi prosedürü genellikle gerekmez. Çok nadiren ciltte hassasiyet görülürse, etkilenen bölgenin sabun ve suyla temizlenmesi ve kaşıntı giderici losyonların kullanılması yeterli olacaktır. Genellikle tıbbi müdahale gerektirmez.

3. Ekolojik Rolü ve Koruma Durumu

Erebia graucasica, ekosistemde hem birincil tüketici hem de tozlayıcı olarak rol oynar. Ancak en önemli yönü, sınırlı ve spesifik dağılımı nedeniyle koruma açısından hassas bir tür olmasıdır.

  • Ekolojik Rolü: Larvaları, konukçu bitkileri olan buğdaygillerle beslenerek yüksek irtifa çayır ve bozkır ekosistemlerinin doğal döngüsüne katkıda bulunurlar. Ergin kelebekler ise çiçeklerden nektar alarak önemli bir tozlayıcı görevi üstlenirler. Aynı zamanda, besin zincirinde kuşlar ve diğer böcekçil hayvanlar için besin kaynağıdırlar.
  • Koruma Durumu: Küresel ölçekte, Erebia graucasica için IUCN Kırmızı Listesi'nde doğrudan bir değerlendirme bulunmamaktadır. Ancak, Ahmet Taşçı – Yaban Hayatı Bilimcisi'nin belirttiği gibi, yayılış alanının sınırlı olması ve yüksek dağ habitatlarına olan bağımlılığı nedeniyle yerel olarak hassas veya tehdit altında olabilir. Özellikle Türkiye ve Kafkasya gibi dağılımının ana bölgelerinde, bu türün korunması için yerel çalışmalar ve habitat izleme önem taşır.
  • Potansiyel Tehditler:
  • Habitat Kaybı ve Değişimi: Türün yaşadığı yüksek irtifa dağ çayırları ve alpin bozkırların aşırı otlatma, plansız turizm gelişmeleri, madencilik faaliyetleri veya iklim değişikliğine bağlı bitki örtüsü değişimi nedeniyle bozulması en büyük tehditlerdendir. Bu habitatlar genellikle insan baskısına karşı hassastır.
  • İklim Değişikliği: Yüksek rakımlı türler, iklim değişikliğinin neden olduğu sıcaklık artışlarına karşı özellikle hassastır. Habitatların daha yüksek rakımlara kayması veya uygun mikrohabitatların azalması, türün yaşam alanını daraltabilir ("mountain-top effect").

Bilgi ve Araştırma: Ahmet Taşçı – Yaban Hayatı Bilimcisi

Kaynaklar:


0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış...

Yorum yapabilmek için giriş yapmanız gerekmektedir. Giriş yap