TÜRKİYE TOPRAK SOLUCANLARI

  1. Anasayfa
  2. TÜRKİYE TOPRAK SOLUCANLARI

TÜRKİYE TOPRAK SOLUCANLARI


Karasal ekosistemlerin önemli bir parçası olan topraksolucanlarının, toprağın kalitesini, verimliliğini ve bitki üretimini olumlu yönde etkilediklerini gösteren çok sayıda çalışma vardır. Bunun yanısıra toprak gözenekliliğini artırdıkları, bitki kök gelişimini hızlandırdıkları, bitki kök hastalıkları oranını düşürdükleri, topraktaki madde çevrimlerinde önemli rol oynadıkları, galerileri nedeniyle su emilimini artırarak erozyonu azalttıkları kanıtlanmıştır. 

Başta kuşlar olmak üzere kurbağalar, sürüngenler, memeliler ve diğer birçok canlının besini olmaları nedeniyle besin ağında çok önemli rol oynarlar. Öte yandan, son yıllarda birçok ülkede bu canlılardan ilaç elde edilmesi üzerine yapılan çalışmalar dikkat çekmeye başlamıştır. Ayrıca hem dünyada hem de Türkiye’deki tür çeşitliliği pek çok hayvan grubundan daha fazladır.

Ancak bu kadar önemli bir canlı grubu olmalarına rağmen Ülkemizde belki de en az tanınan hayvan gruplarından birisi topraksolucanlarıdır. O halde bugüne kadar hak ettikleri ilgiyi görmemiş bu canlıları daha yakından tanıyalım.

Dış Morfolojileri

Topraksolucanları silindirik vücuda sahip, üyeleri olmayan karasal halkalısolucanlardır. Taksonomik açıdan Annelida şubesinde incelenirler. 

Vücut, ön ucundan arka ucuna kadar birbirine benzeyen segmentlerden yapılıdır (metamerizm). Heteronom metamerizm görülen Arthropoda (eklembacaklılar)’dan farklı olarak bunlarda homonom (eş) metamerizm görülür. Her segmente metamer denir. Beyni ve ağzı taşıyan baş kısmı prostomium, anüsü taşıyan kuyruk kısmı periprokt=pijidyum adını alır.

Şekil 1: Topraksolucanında dış morfoloji (Çizim: Clive A. Edwards).


Her segmentte seta adı verilen kıllar bulunur. Bunlar solucanın toprağa tutunmasını sağlar. Bazı familyalarda (Örneğin Megascolecidae) her segmentte onlarca seta bulunur (Periketin seta düzeni). Ülkemizde yaygın olan Lumbricidae familyasında setalar her segmentte 8 tanedir. Bu seta dizilişi Lumbricin seta düzeni adını alır ve her iki taraftaki setalar a, b, c, d harfleri ile gösterilir. 

Şekil 2: Setalar (Reynolds’dan-Çizim: Dan Dindal).

Setaların diziliş düzeni türler arasında değişiklikler gösterir. Eğer seta ab ve seta cd arasındaki mesafe az ise yakın çift, fazla ise aralı çift denir. Seta a, b, c ve d arasındaki mesafenin eşit olması durumundaysa bu dizilişe ayrık (uzak) diziliş adı verilir.

Şekil 3: Seta Düzeni Tipleri (Reynolds’dan-Çizim: Dan Dindal).


Topraksolucanlarının başları epilobik, prolobik, tanilobik ve zigolobik olmak üzere farklı tiplerde olabilir. 

Şekil 4: Baş (Prostomium) tipleri (Reynolds’dan-Çizim: Dan Dindal).


Genellikle eşeysel olgunlaşma sırasında, baş tarafına daha yakın olan segmentlerde epidermis şişkin bir hal alır. Vücudu halka ya da semer gibi saran bu şişkin kuşağa klitellum denir. 

      

a                b c

Şekil 5: a) Helodrilus patriarchalis’te klitellum, eşeysel tüberkül ve erkek açıklığı. b) Allolobophora chlorotica’da 3 çift vantuz şeklinde eşeysel tüberküller (Fotoğraflar: Mete MISIRLIOĞLU) c) Healyella syriaca’da halka klitellum (Fotoğraf: Abdülkadir KADIOĞLU)


Klitellumun karın tarafında tepe, vantuz veya oyuk şeklinde eşeysel tüberküller gelişir. Bu tüberküller de tubercula pubertatis adını alır.


Şekil 6: Klitellum ve tubercula pubertatis (TP) tipleri. TP tepe (kabartı) şeklinde olabileceği gibi oyuk ya da vantuz şeklinde de olabilir (Reynolds’dan-Çizim: Dan Dindal).


İç Morfolojileri

İç anatomilerine bakıldığında bu basit görünümlü canlıların neredeyse tüm organ sistemlerine sahip oldukları görülür. Üstelik bu sistemler birçok hayvan grubuna göre daha karmaşıktır. Örneğin vücudun ilk segmentinden son segmentine kadar uzanan ve ağız, yutak, yemek borusu, kursak, taşlık ve bağırsak gibi farklı bölmelerden oluşan tam sindirim kanalları vardır. 

Şekil 7: Enine kesitte iç anatomi (Reynolds’dan-Çizim: Dan Dindal).

Boşaltım organları nefridyumlardır. Ayrıca ip merdivenine benzeyen bir sinir sistemleri vardır. Bu sistemde beyin ödevi gören bir baş sinir düğümü (ganglion), bir yutakaltı sinir düğümü ve vücut boyunca uzanan sinir kordonları (konnektiv) bulunur. Sinir kordonları her segmentte bir çift olarak bulunan sinir düğümlerini vücut boyunca birbirine bağlar. Ayrıca aynı segmentteki sinir düğümlerini karşılıklı olarak bağlayan sinir uzantıları (komissur) da vardır. Bu yapı ip merdivenine benzediği için “ip merdiveni sinir sistemi” adını alır.

Solunum sistemleri yoktur. Deri solunumu yaparlar.

Şekil 8: Topraksolucanında iç morfoloji (http://www.smartgardening.com).


Üremeleri

Topraksolucanları hermafrodit (erselik) canlılardır. Yılın her döneminde üreyebilseler de ılıman ve nemli havada daha aktiftirler. 

Çiftleşme karşılıklı sperm iletimi şeklinde olur. Çiftleşmeden genellikle birkaç gün sonra klitellumun etrafında bir kokon (yumurta kapsülü) meydana getirilir. Döllenme ve zigotun gelişimi kokon içinde olur ve bir süre sonra yavru topraksolucanları yumurtadan çıkarlar. Başkalaşım görülmediği için yumurtadan çıkan yavrular ergin bireylerin minyatürü görünümündedir.

Beslenmeleri

Temel besin maddeleri başta yaprak olmak üzere bitkisel organik maddelerdir. Toprakta karşılarına çıkan Nematoda, Acarina ve Collembola üyeleri gibi küçük omurgasız hayvanları da yerler. Yedikleri besinin bir kısmını sindirip kullanırlar. Geri kalan daha büyük bir kısmı ise vücuttan dışarı atılır. Dışarı atılan kısım topraktaki madde çevrimleri için çok önemlidir. 

Şekil 9: Topraksolucanlarında üreme a) Çiftleşme b) Kokon oluşumu (Dorit ve ark.’dan)

Ekolojileri

Bulundukları toprak katmanına göre üç farklı topraksolucanı grubu vardır. Bu gruplar epijeik, endojeik ve anesik adını alır.

 Epijeik türler yüzeye yakın yaşar ve yüzey organik maddeleriyle beslenirler. Yüzeyden 20 cm derine kadar olan “mineral horizon” da yaşayan türlere endojeik türler denir. Bunlar toprağa işlemiş organik madde ile beslenirler. Anesik türler ise derin galeri açan türlerdir fakat bunlar da yine yüzey organik maddeleriyle beslenirler. Genellikle büyük türler anesik, küçük türler endojeik ve epijeik olur.

Ayrıca akarsu kenarı gibi suya yakın ortamlarda yaşayanlara limikol, yaprak örtüsü altında yaşayan türlere kortikol türler denir.

           

a                             b  

Şekil 10: a) Topraksolucanlarının Ekolojik Grupları: 1. anesik, 2. endojeik, 3. epijeik, 4. kortikol 5. limikol (Reynolds, 1977b’den-Çizim: Dan Dindal), b) Toprak katmanlarına göre ekolojik gruplar (www.planetgreen.com).


Epijeik türler genellikle ormanlık alanlarda, anesik ve endojeik türler ise, ormanlık bölgelerin yanı sıra tarla, çayır ve meralarda yaygındır. 

Topraktaki yoğunlukları iklime, bitki örtüsüne ve toprak parametrelerine göre değişir. Örneğin nemli aylarda yoğunlukları artar. Bunun yanında yüksek kil ve düşük silt içeren topraklarda bol bulunurlar. Toprak asitliği arttıkça yoğunlukları azalır.

Geceleri yüzeye çıkarlar. Çünkü gün ışığı dahil tüm ışıklardan rahatsız olurlar. Yağmur suyu, galerilerini ve topraktaki hava boşluklarını doldurduğu için yağmurlu havalarda da yüzeye çıkarlar. Bu nedenle bazı dillerde (Örneğin Almanca: Regenwürmer) bu canlılara “yağmur solucanları” adı verilir.  





Toprak ve Tarım Üzerine Etkileri

Toprağın yapısı, verimliliği ve bitki üretimi üzerinde önemli etkileri vardır. Beslenmeleri ve galerileri nedeniyle toprağın fiziksel ve kimyasal açıdan zenginleşmesine neden olurlar. Ayrıca yüzeye uygulanan organik madde, kireç ve gübrelerin toprakla karışımını hızlandırırlar. Toprak gözenekliliğini (porosite) yükselterek suyun toprağa nüfuzunu artırırlar. Bunun yanında bitki kök gelişimini desteklediklerini, kök hastalıkları oranını düşürdüklerini, çayır ve ürün rekoltesi ile tahıl kalitesini artırdıklarını gösteren çok sayıda çalışma vardır.  

Toprağın verimini ve ürün kalitesini artırmaları, büyük ölçüde vücutlarından geçen toprak sayesindedir. Besinleriyle birlikte yuttukları toprak vücutları boyunca bir seri işlemden geçerek adeta işlenir. Dışkılarıyla birlikte dışarı atılan işlenmiş toprak, bitkiler için gerekli olan birçok minerali içerir.

Bu yüzden, gelişmiş ülkelerde, tarım alanlarındaki organik madde azalması sorunu, geleneksel organik gübrelerin yanı sıra, topraksolucanları ve onlardan elde edilen gübrenin (vermikompost) kullanılması gibi yöntemlerle çözülmeye çalışılmaktadır. Bu yöntemlerle toprak ve tarım ürünlerinin kimyasal kirlilikten korunmaları amaçlanmaktadır.

Onbinlerce topraksolucanı türü arasından özellikle birkaç epijeik (yüzeyde yaşayan) tür vermikompost için uygundur. Bunlar Eisenia fetida, Eisenia andrei, Dendrobaena veneta, Dendrobaena hortensis, Dendrodrilus rubidus, Drawida nepalensis, Lumbricus rubellus, Perionyx excavatus, Eudrilus eugeniae, Polypheretima elongata olarak sıralanabilir. 

Bunlardan Eisenia fetida, Eisenia andrei, Dendrobaena veneta, Dendrobaena hortensis, Dendrodrilus rubidus ve Lumbricus rubellus ülkemiz topraklarında da kaydedilmiş türlerdir.

Tıbbi Yönleri

Geleneksel Uzakdoğu tıbbının da etkisiyle son zamanlarda bu canlılardan modern yöntemlerle ilaç elde edilmesi ve kullanımı üzerinde çalışmalar sürmektedir. Özellikle Lumbricus rubellus türünden elde edilen fibrinolitik enzimi (lumbrokinaz) içeren tabletler, bazı Uzakdoğu ülkelerinde, kan dolaşımını rahatlatmak amacıyla tıpkı günlük aspirin desteğine benzer şekilde kullanılmaktadır. Başka türlerden de yine benzer enzimler elde edilmektedir. 

Yakın zamanlarda yapılan bazı çalışmalar ise bu canlılardan elde edilen farklı protein ve bileşiklerin sinir, dolaşım, kardiyovasküler, solunum ve üreme sistemi üzerinde klinik etkiye sahip olduğunu göstermektedir. Sözkonusu çalışmalar topraksolucanlarından elde edilen farklı bileşiklerin bronşiyal astım, epilepsi, yüksek tansiyon, kabakulak, egzama, ürtiker, prostatit, yanık ve kırıklar, lumbago, kansızlık, yumuşak doku zedelenmeleri, vertigo, mide ülseri ve hatta kanser gibi bazı hastalıklar üzerinde etkili olabileceğine dikkat çekmektedir. 2019 yılında Polonya’da yayınlanan bir çalışma ise bu canlılardan elde edilen sölom (vücut boşluğu) sıvısının in-vitro ortamda, akciğer kanser hücrelerini normal hücrelere zarar vermeksizin %80 oranında yok ettiği iddiasını taşımaktadır. 






Toplanmaları

Topraksolucanlarını toplamak için en uygun zamanlar toprağın nemli, havanın ılık olduğu ilk ve sonbahar aylarıdır. Çok soğuk ve çok sıcak aylarda derinlere inerek saklanırlar. Bunun yanında eğer hava çok soğuk değilse kar altındaki toprakta da bulunabilirler.

Birkaç farklı yöntemle toplamak mümkündür. En yaygın ve geleneksel yöntem kazarak toplama yöntemidir. Bunun dışında mekanik titreşim, kimyasal madde, elektrik şoku ya da kapan yöntemleri de denenmektedir. 

Mekanik titreşim yönteminde toprağa saplanan metal ya da ahşap aletler ritmik olarak hareket ettirilerek topraksolucanlarının rahatsız edilmesi ve böylece yüzeye çıkarılması sağlanır. Kimyasal yöntemde ise bu kez mekanik değil kimyasal olarak rahatsız edilirler. Bunun için belirlenen alana seyreltik merkürik klorid, potasyum permanganat veya formaldehit gibi kimyasallar dökülür ve daha sonra yüzeye çıkan örnekler toplanır. Bazı çalışmalarda bu amaçla seyreltilmiş soğan suyu, bulaşık deterjanı ve yemeklik hardal kullanıldığından da bahsedilir. 

Elektrik şoku yönteminde toprağa düşük vatlı elektrik verilerek örneklerin yüzeye çıkması sağlanır ancak bu çok tercih edilen bir yöntem değildir. Kapan yönteminde ise cam veya plastikten oluşan kavanozlar toprak yüzeyiyle aynı seviyede toprağın içine yerleştirilir ve örneklerin kavanoza düşmeleri sağlanır. 

Türkiye Topraksolucanları

Bugüne kadar dünya üzerinde 22 familyaya ait 5.000’in üzerinde tür tanımlanmıştır. Keşfedilmeyi bekleyen türlerle birlikte gelecekte bu sayının dünya ölçeğinde onbini geçeceği düşünülmektedir. En kalabalık familya Avustralya’da yaşayan ve boyu 3 m’yi geçen Megascolides australis gibi dev topraksolucanlarını da içine alan Megascolecidae’dir.

Tablo 1: Familyalara göre cins ve tür sayıları (Rakamlar yaklaşık olarak verilmiştir. Güncel rakamlar burada verilen rakamlardan farklılık gösterebilir.) (Kaynak: http://taxo.drilobase.org).

Familyalar

Cins sayısı

Tür sayısı

Acanthodrilidae

Cins: 87

Tür: 1,161

Alluroididae

Cins:6

Tür:10

Almidae

Cins: 6

Tür:72

Biwadrilidae

Cins:1

Tür1

Criodrilidae

Cins:1

Tür:3

Eudrilidae

Cins:51

Tür:323

Glossoscolecidae

Cins:8

Tür:149

Hormogastridae

Cins:9

Tür:34

Kazimierzidae 

Cins:1

Tür:21

Komarekionidae

Cins:1

Tür:1

Kynotidae

Cins:1

Tür: 24

Lumbricidae

Cins:38

Tür:606

Lutodrilidae

Cins:1

Tür:1

Megascolecidae

Cins:92

Tür:2.053

Microchaetidae

Cins:43

Tür:104

Moniligastridae

Cins:6

Tür:175

Ocnerodrilidae

Cins:33

Tür:174

Rhinodrilidae

Cins:40

Tür:370

Sparganophilidae

Cins:1

Tür:11

Syngenodrilidae

Cins:1

Tür:1

Tritogeniidae

Cins:2

Tür:37

Tumakidae

Cins:1

Tür43

Toplam Familya: 22

Toplan Cins: 398

Toplam Tür:5.357


Ülkemizde ise bugüne kadar 4 ayrı familyaya ait 88 topraksolucanı taksonu tanımlanmıştır. Bu sayı dünya ölçeğinde bakıldığında bir ülkenin topraksolucanı faunası için yüksek sayılabilecek bir sayıdır. Türkiye türlerinin büyük kısmı (81 takson) Lumbricidae familyasına aittir.

Türkiye topraksolucanı faunasıyla ilgili çalışmaların tarihi 18. yüzyılın sonlarına dayanır. Ülkemizdeki ilk çalışmalar İtalyan biliminsanı Rosa (1893, 1905) tarafından yapılmıştır. Bu çalışmaları Michaelsen (1907, 1910), daha yakın tarihlerde de Pop (1943), Omodeo (1952, 1955) ve Zicsi (1973,1981) tarafından yapılan çalışmalar izlemiştir. 20. yüzyıldaki daha kapsamlı çalışmalar ise İtalyan oligoketolojistler Pietro Omodeo ve Emilia Rota (1989, 1991) tarafından yapılmıştır. Daha sonra bu satırların yazarının Türkiye topraksolucanları üzerine çeşitli çalışmaları olmuştur.

Türkiye, topraksolucanı tür çeşitliliği açısından Avrupa ülkeleri arasında ilk sıralarda yer alırken, sınır komşumuz olan ülkeler arasında ise birinci sıradadır. Ayrıca Türkiye türlerinin yaklaşık 1/3’ü ülkemize endemiktir ki bu da oldukça yüksek bir endemizm oranıdır. Bunun yanında ülkemizin birçok bölgesinde henüz örnek alınmamış alanlar mevcuttur. Bu alanlarda yapılacak çalışmalarla ülkemiz topraksolucanı faunası tür sayısının bugünkünden çok daha fazla olacağı sanılmaktadır.

Familyalara göre Türkiye türlerinin listesi ve kökenleri tablo 3, 4, 5 ve 6’da görülebilir. Bu listelerdeki “peregrin” türler dünyanın tamamına ya da büyük kısmına yayılmış, kökeni tam bilinmeyen türlerdir.

Doğaldır ki, ülkelerin tür çeşitliliği karşılaştırılırken yüzölçümünün yanı sıra o ülkelerde yapılan faunistik çalışmaların çokluğu ve ne kadar eskiye dayandığını da dikkate almak gerekir. Örneğin İspanya, Fransa ve İtalya gibi tür sayısının yüksek olduğu bazı Avrupa ülkelerine bakıldığında bu çalışmalara öncülük etmiş birkaç kuşak bilim insanının yüz yılı aşkın süredir çalıştığı ve bu ülkelerin neredeyse her noktasından örnek alındığı görülmektedir. Aynı durum Macaristan, Romanya ve eski Yugoslavya topraklarını oluşturan Balkan ülkeleri gibi ülkeler için de geçerlidir. Öte yandan bazı ülkelerin topraksolucanları hakkındaki bilgiler tek bir çalışmaya dayanmaktadır. Bazı ülkelerin topraksolucanları türleri hakkında ise bugün bile güvenilir tek bir kayıt yoktur.

Tablo 2: Bazı ülkelerin bugüne kadar tespit edilen topraksolucanı tür sayıları (Rakamlar yaklaşık olarak verilmiştir. Güncel rakamlar burada verilen rakamlardan farklılık gösterebilir.) (Kaynak: http://taxo.drilobase.org).

Ülke Adı

Tür Sayısı

Güney Afrika

325

Brezilya

305

Çin

250

Yeni Zelanda

220

Fransa

161

İspanya

160

İtalya

99

Japonya 

95

Hindistan

92

Türkiye

88

Yunanistan 

67

Rusya

65

Macaristan

61

İngiltere

52

Almanya

52

Bulgaristan

50

İran

28

Kıbrıs

21

Lumbricus terrestris özellikle Avrupa’da en yaygın ve en iyi bilinen topraksolucanı türlerinden biridir ve bu yüzden laboratuvar kılavuzları başta olmak üzere dilimize çevrilmiş birçok eski kaynakta örnek tür olarak verilir. Belki bu nedenle ülkemizde tüm topraksolucanlarının bu isim altında tek bir tür olduğu yanılgısı yaygındır. Oysa ülkemizde Lumbricus terrestris türüne bugüne kadar hiç rastlanmamıştır.

Şekil 11: Ülkemizin ve komşu ülkelerin topraksolucanı tür sayıları (Rakamlar yaklaşık olarak verilmiştir. Güncel rakamlar burada verilen rakamlardan farklılık gösterebilir.) (Kaynak: http://taxo.drilobase.org).

Sistematik Teşhisleri

 Bazı topraksolucanı türleri dış özellikleri ile ayırt edilebilir. Özelliklerini ayrıntılı incelemek için stereo mikroskop gerekir. Ancak kaliteli bir büyüteç ile de özellikle pek çok dış özellikleri görülebilir. 

Tür teşhisleri daha çok eşeysel organları gelişmiş ve klitelluma (eşeysel kuşak) sahip ergin bireyler üzerinde yapılır. 






SINIFLANDIRILMALARI VE TÜRKİYE TÜR LİSTESİ

Şube: Annelida Lamarck, 1802

Sınıf: Clitellata Michaelsen, 1919

Altsınıf: Diplotesticulata Yamaguchi, 1953

Üsttakım: Megadrili Benham, 1890

Takım: Opisthopora Michaelsen, 1929

Alttakım: Crassiclitellata Jamieson, 1988

Üstfamilya: Lumbricoidea Calus, 1876

Familya: Lumbricidae Rafinesque-Schmaltz, 1815




       Tablo 3: Ülkemizde yaşayan Lumbricidae familyasına ait türler.

Familya: LUMBRICIDAE Rafinesque-Schmaltz, 1815 

Tür

Kökeni

Eisenia kattoulasi Zicsi & Michalis, 1981Balkan-Anadolu türü

Fitzingeria loebli Zicsi, 1985Balkan-Anadolu türü

Dendrobaena cognetti (Michaelsen, 1903) Atlanto-Akdeniz türü

Allolobophora brunnecephala Kvavadze, 1985Kafkas-Anadolu türü

Dendrobaena alpina armeniaca (Rosa, 1893)Kafkas-Anadolu türü

Dendrobaena decipiens (Michaelsen, 1910)Kafkas-Anadolu türü

Dendrobaena montana (Michaelsen, 1910)Kafkas-Anadolu türü

Dendrobaena pentheri (Rosa, 1905)Kafkas-Anadolu türü

Dendrobaena ressli Zicsi, 1973Kafkas-Anadolu türü

Dendrobaena schmidti marinae Kvavadze, 1985Kafkas-Anadolu türü

Dendrobaena schmidti tellermanica Perel, 1966Kafkas-Anadolu türü

Eisenia grandis grandis (Michaelsen, 1907)Kafkas-Anadolu türü

Eisenia grandis polysegmentica Kvavadze, 1973Kafkas-Anadolu türü

Eisenia hydrophilica Kvavadze, 1979Kafkas-Anadolu türü

Eisenia patriciae Szederjesi, Pavlicek, Coşkun & Csuzdi, 2014 Kafkas-Anadolu türü

Eiseniella colchidica Perel, 1967Kafkas-Anadolu türü

Dendrobaena byblica byblica (Rosa, 1893)Akdeniz Çevresi türü

Eiseniella neapolitana (Örley, 1885)Akdeniz Çevresi türü

Octodrilus complanatus (Dugés, 1828)Akdeniz Çevresi türü

Aporrectodea jassyensis jassyensis (Michaelsen, 1891)Doğu Akdeniz Türü

Helodrilus patriarchalis (Rosa, 1893)Doğu Akdeniz Türü

Murchieona minuscula (Rosa, 1896) Doğu Akdeniz Türü

Allolobophora immaculata Omodeo & Rota, 1989Endemik

Aporrectodea handlirschi mahnerti (Zicsi, 1973)Endemik

Cernosvitovia schweigeri Zicsi, 1973Endemik

Dendrobaena bruna Omodeo & Rota, 1989Endemik

Dendrobaena cevdeti Szederjesi, Pavlicek, Coşkun & Csuzdi, 2014Endemik

Dendrobaena fridericae fridericae Omodeo & Rota, 1989Endemik

Dendrobaena fridericae uludagi Omodeo & Rota, 1991Endemik

Dendrobaena karacadagi Szederjesi, Pavlíček & Csuzdi 2019 Endemik

Dendrobaena mahunkai Csuzdi, Pavlíček & Mısırlıoğlu 2007 Endemik

Dendrobaena nivalis Omodeo & Rota 1989 Endemik

Dendrobaena omodeoi Csuzdi, Pavlíček & Mısırlıoğlu, 2007 Endemik

Dendrobaena orientaloides Zicsi, 1985 Endemik

Dendrobaena pavliceki Szederjesi, Danyi, Kaydan, Csuzdi, 2018 Endemik

Dendrobaena persimilis Omodeo & Rota, 1989 Endemik

Dendrobaena perula Omodeo & Rota, 1989 Endemik

Dendrobaena proandra Omodeo & Rota, 1989 Endemik

Dendrobaena taurica Szederjesi, Danyi, Kaydan, Csuzdi, 2018 Endemik

Eisenia kontschani Szederjesi, Pavlíček & Csuzdi 2014 Endemik E

ophila cavazzutii cavazzutii Omodeo, 1988 Endemik

Eophila cavazzutii pascuorum Omodeo, 1988 Endemik

Healyella baloghi (Zicsi, 1981) Endemik

Healyella boluana Omodeo & Rota, 1989 Endemik

Healyella mariae Omodeo & Rota, 1989 Endemik

Healyella michaelseni Omodeo & Rota, 1989 Endemik

Healyella naja Omodeo & Rota, 1989 Endemik

Healyella schweigeri (Zicsi, 1981) Endemik

Healyella zapparolii Omodeo & Rota, 1989 Endemik

Healyella zicsii Szederjesi, Danyi, Kaydan, Csuzdi, 2018 Endemik

Dendrobaena pantaleonis eutypica Omodeo & Rota, 1989 Endemik

Perelia hatayica Csuzdi, Pavlíček & Mısırlıoğlu, 2007 Endemik

Spermophorodrilus simsoni Omodeo & Rota, 1989 Endemik

Spermophorodrilus vignai Omodeo & Rota, 1989 Endemik

Dendrobaena orientalis Cernosvitov, 1940 Levanten

Dendrobaena hauseri Zicsi, 1973 Levanten-Anadolu

Dendrobaena samarigera (Rosa, 1893) ? Levanten-Anadolu

Dendrobaena semitica (Rosa, 1893) Levanten

Dendrobaena szalokii Szederjesi, Pavlicek, Coşkun & Csuzdi, 2014 Levanten-Anadolu

Healyella syriaca (Rosa, 1893) Levanten-Anadolu

Perelia galileana Csuzdi & Pavlíček, 2005 Levanten-Anadolu

Allolobophora chlorotica (Savigny, 1826) Peregrin

Aporrectodea caliginosa (Savigny, 1826) Peregrin

Aporrectodea rosea (Savigny, 1826) Peregrin

Aporrectodea trapezoides (Duges, 1828) Peregrin

Dendrobaena hortensis (Michaelsen, 1890) Peregrin

Dendrobaena veneta (Rosa, 1884) Peregrin

Dendrodrilus rubidus rubidus (Savigny, 1826) Peregrin

Dendrodrilus rubidus subrubicundus (Eisen, 1874) Peregrin

Eisenia andrei (Bouche, 1972) Peregrin

Eisenia fetida (Savigny, 1826) Peregrin

Eiseniella tetraedra tetraedra (Savigny, 1826) Peregrin

Lumbricus rubellus Hoffmeister, 1843 Peregrin

Octolasion cyaneum (Savigny, 1826) Peregrin

Octolasion lacteum (Örley, 1881) Peregrin

Allolobophora leoni Michaelsen, 1891 Trans-Ege

Aporrectodea dubiosa dubiosa (Örley, 1881) Trans-Ege

Aporrectodea handlirschi handlirshi (Rosa, 1897) Trans-Ege

Dendrobaena attemsi (Michaelsen, 1902) Trans-Ege

Octodrilus transpadanus (Rosa, 1884) Trans-Ege

Proctodrilus tuberculatus (Černosvitov, 1935) Trans-Ege

      

       Tablo 4: Ülkemizde yaşayan Acanthodrilidae familyasına ait türler.





Familya: ACANTHODRILIDAE Claus, 1880

Tür

Kökeni

Microscolex phosphoreus (Duges, 1837) Peregrin

Microscolex dubius (Fletcher, 1887) Peregrin

         

Tablo 5: Ülkemizde yaşayan Criodrilidae familyasına ait türler.

Familya: CRIODRILIDAE Vejdovsky, 1884

Tür

Kökeni

Criodrilus lacuum Michaelsen, 1899Peregrin


        Tablo 6: Ülkemizde yaşayan Megascolecidae familyasına ait türler.

Familya: MEGASCOLECIDAE Michaelsen

Tür

Kökeni

Amynthas corticis (Kingberg, 1867) Peregrin

Amynthas gracilis (Kingberg, 1867)Peregrin

Amynthas morrisi (Beddard, 1892)Peregrin

Metaphire californica (Kinberg, 1867)Peregrin




TÜRKİYE TOPRAKSOLUCANLARINA ÖRNEKLER


Allolobophora chlorotica (Savigny, 1826) (Yeşil solucan)

 

(Fotoğraf: Mete MISIRLIOĞLU)

Uzunluk: 30-85 mm.

Renk: Genellikle yeşil tonlarda. Siyaha yakın koyu yeşil ya da sarımsı yeşil olabilir. 

Dünya Yayılışı: Hemen hemen tüm kıtalarda yayılış gösteren bir türdür.

Türkiye Yayılışı: Balıkesir, Eskişehir, İzmir.





Aporrectodea caliginosa (Savigny, 1826) (Gri solucan)

C:\Users\User\Desktop\uludag-arazi-1\bursa-arazi-2-21.03.2017\IMG_0463.JPG

(Fotoğraf: Mete MISIRLIOĞLU)

Uzunluk: 60-160 mm. 

Renk: Sırt koyu, karın kısmı kirli gri renkte.

Dünya Yayılışı: Dünyanın her yerine yayılmıştır.

Türkiye Yayılışı: Ülkemizin her bölgesinde bulunur.


Aporrectodea jassyensis jassyensis (Michaelsen, 1891) (Pembe-beyaz solucan)

(Fotoğraf: Robabeh Latif)

Uzunluk: 54-95 mm. 

Renk: Pembe veya hiç yok. 

Dünya Yayılışı: Avrupa, Asya, Rodos, Sicilya ve Kuzey Afrika.

Türkiye Yayılışı: Marmara, Ege, Akdeniz, Karadeniz ve İç Anadolu. 


Aporrectodea rosea (Savigny, 1826) (Gülpembe solucan, gül solucanı)

(Fotoğraf: Mete MISIRLIOĞLU)

Uzunluk: 35-150 mm.

Renk: Genellikle uçuk pembe, bazen renk yok. Klitellum turuncu, sarı veya kahverengi. 

Dünya Yayılışı: Avrupa, Amerika, Afrika, Asya ve Avustralya.

Türkiye Yayılışı: Türkiye’nin her bölgesinde bulunur.


Aporrectodea trapezoides (Duges, 1828) (Trapezoidal solucan)

(Fotoğraf: Robabeh Latif)

Uzunluk: 80-140 mm. A. caliginosa’ya çok benzer.  

Renk: Genellikle alt taraf soluk renkte, sırt kahverengi. 

Dünya Yayılışı: Dünyanın her yerine yayılmıştır.

Türkiye Yayılışı: Ülkemizin her bölgesinde bulunur.


Dendrobaena attemsi (Michaelsen, 1902) (Attemsi solucanı)

(Fotoğraf: Mete MISIRLIOĞLU)

Uzunluk: 16-32 mm.

Renk: Morumsu, sırtın arka ucuna doğru renk daha açık.

Dünya Yayılışı: Anadolu, Kafkasya, Avrupa, Karpato-Balkan Yarımadası. 

Türkiye Yayılışı: İstanbul, Eskişehir, Bursa, Giresun, Trabzon, Artvin, Bolu.


Dendrobaena byblica byblica (Rosa, 1893) (Biblika solucanı)


(Fotoğraf: Robabeh Latif)

Uzunluk: 40-108 mm.

Renk: Kırmızı kahverengi ya da bazen pigment yok. 

Dünya Yayılışı: Akdeniz çevresi, Orta Avrupa ve Orta Doğu.

Türkiye Yayılışı: Balıkesir, Eskişehir, Antalya, Artvin, İstanbul.


Dendrobaena hortensis (Michaelsen, 1890) (Bahçe solucanı)

(Fotoğraf: Robabeh Latif)

Uzunluk: 15-50 mm. 

Renk: Soluk kahverengi. 

Dünya Yayılışı: Avrupa ve Asya’da yaygındır.

Türkiye Yayılışı: Bir çok bölgeden kaydı vardır. 


Dendrobaena mahunkai Csuzdi, Pavlíček & Mısırlıoğlu 2007 (Amanos solucanı)

(Fotoğraf: Csaba CSUZDI)


Uzunluk: 38-50 mm.

Renk: Kırmızı-mor, karın kısmı daha soluk renkli. 

Dünya Yayılışı: Türkiye’ye endemiktir.

Türkiye Yayılışı: Hatay (Belen ve Antakya yolları arası, Amanos dağları).


Dendrobaena omodeoi Csuzdi, Pavlíček & Mısırlıoğlu, 2007 (Güney solucanı)

(Fotoğraf: Csaba CSUZDI)

Uzunluk: 52-70 mm. 

Renk: Pigment yok, renk beyaz. 

Dünya Yayılışı: Türkiye’ye endemiktir.

Türkiye Yayılışı: Hatay-Amanos Dağları.


Dendrobaena orientalis Černosvitov, 1940 (Doğu solucanı)

(Fotoğraf: Robabeh Latif)


Uzunluk: 36-53 mm. 

Renk: Kırmızı-mor, sırt daha koyu. 

Dünya Yayılışı: İsrail, Lübnan, Türkiye, İran, Ermenistan.

Türkiye Yayılışı: Hatay ve Konya^dan kaydı vardır.


Dendrobaena pentheri (Rosa, 1905) (Geniş Kuşaklı Solucan)

 (Fotoğraf: Robabeh Latif)

Uzunluk: 90-150 mm. Klitellum bölgesi konkav (dışbükey)’dır ve vücut bu bölgede yanlara doğru genişler.

Renk: Kırmızı-mor. 

Dünya Yayılışı: Kafkasya, Türkiye, İran, Azerbaycan, Kıbrıs, Ermenistan, Rodos.

Türkiye Yayılışı: Birçok bölgeden kayıt vardır. Bu kayıtlar daha çok Kuzey Anadolu’dadır.


Dendrobaena persimilis Omodeo & Rota, 1989 (İnce solucan)

(Fotoğraf: Mete MISIRLIOĞLU)

Uzunluk: 30-47 mm.

Renk: Vücudun ön kısmında soluk pembe pigment görülür.

Dünya Yayılışı: Ülkemize endemiktir.

Türkiye Yayılışı: Ege, Marmara ve Karadeniz.


Dendrobaena veneta (Rosa, 1884) (Çizgili Mor Solucan)

(Fotoğraf: Mete Mısırlıoğlu)

Uzunluk: 20-155 mm, 

Renk: Sırtta mor, özellikle karın tarafında pigment yok. Açık renkli şeritler görülür.

Dünya Yayılışı: Asya, Avrupa ve Kuzey Amerika’da yaygındır.

Türkiye Yayılışı: Ülkemizin her bölgesinde bulunur.


Eisenia fetida (Savigy, 1826) (Kaplan solucanı)

(Fotoğraf: Mete MISIRLIOĞLU)

Uzunluk: 40-130 mm.

Renk: Kırmızı-mor renkte ve segmentler arasında açık renk şeritler var. Şeritli deseninden dolayı türe kaplan solucanı adı verilir.

Dünya Yayılışı: Solucan gübresi üretiminde en çok kullanılan türlerden biri olması nedeniyle dünyanın her yerine yayılmışlardır.

Türkiye Yayılışı: Marmara, Ege ve İç Anadolu


Eiseniella tetraedra tetraedra (Savigny, 1826) (Kare Kuyruklu Solucan)

(Fotoğraf: Mete MISIRLIOĞLU)

Uzunluk: 20-70 mm. Kuyruğa doğru vücut dört kenarlı.

Renk: Koyu kahverengi, yeşil, bazen kırmızımsı kahverengi. 

Dünya Yayılışı: Avrupa, Asya, Güney Amerika, Afrika, Yeni Zelanda ve Avustralya’dan kaydı vardır. 

Türkiye Yayılışı: Ege, Akdeniz, Karadeniz ve İç Anadolu.


Healyella naja Omodeo & Rota, 1989 (Kobra solucanı)

C:\Users\User\Desktop\turkish species\turler\He.naja\IMG_0954.JPG

(Fotoğraf: Mete MISIRLIOĞLU)

Uzunluk: 18-21 mm. 

13 ve 17. segmentlerin alt kenarları yanlara doğru genişlemiştir. Bu yüzden tür küçük kobra yılanına benzer. İsminde bulunan “naja” kobra demektir.

Renk: Sırtta morumsu kahverengi.

Dünya Yayılışı: Ülkemize endemiktir.

Türkiye Yayılışı: Bursa-Uludağ.


Healyella syriaca (Rosa, 1893) (Büyük solucan)

C:\Users\Mete\Desktop\He.syriaca.JPG   

(Fotoğraf: Mete MISIRLIOĞLU)       (Fotoğraf: Abdülkadir Kadıoğlu)

Uzunluk: 180-280 mm. Baş tarafı golf sopası şeklindedir. 

Renk: Kahverengi.

Dünya Yayılışı: Suriye, İsrail, Türkiye.

Türkiye Yayılışı: Ankara, Çorum, Samsun, Amasya, Şanlıurfa, Gaziantep.


Helodrilus patriarchalis (Rosa, 1893) (Kambur solucan)

(Fotoğraf: Robabeh Latif)


Uzunluk: 64-75 mm.

Renk: Morumsu-kırmızı. 

Dünya Yayılışı: Avrupa, Akdeniz ve Ege Adaları, Anadolu, Kafkasya, Orta Doğu. 

Türkiye Yayılışı: Balıkesir, Eskişehir, İzmir, Bolu.


Lumbricus rubellus Hoffmeister, 1843 (Kırmızı solucan)

(Fotoğraf: Mete MISIRLIOĞLU)

Uzunluk: 30-150 mm. 

Renk: Sırtta kırmızı-kahverengi, karında renksiz. Klitellum ten rengi. 

Dünya Yayılışı: Asya, Avrupa, Afrika, Yeni Zelanda ve Okyanus adaları.

Türkiye Yayılışı: Ülkemizde hemen her bölgede bulunur.


Octodrilus complanatus (Dugés, 1828) (Akdeniz Golf Sopası Solucanı)

C:\Users\Mete\Desktop\O.complanatus\O.compl-abant5.JPG

(Fotoğraf: Mete MISIRLIOĞLU)

Uzunluk: 80-270 mm.

Renk: Koyu kahverengi ya da kırmızıya çalan kahverengi. Bazen gri tonlarda.

Dünya Yayılışı: Akdeniz çevresindeki ülke ve adalarda yaşar.

Türkiye Yayılışı: Marmara ve Ege bölgelerimizde görülür.


Octodrilus transpadanus (Rosa, 1884) (Golf Sopası Solucanı)

C:\Users\User\Desktop\turkish species\turler\O.transpadanus\IMG_0906.JPG

(Fotoğraf: Mete MISIRLIOĞLU)

Uzunluk: 40-140 mm.

Renk: Genellikle koyu gri, kahverengi ya da kahverengiye yakın kırmızı. 

Dünya Yayılışı: Avrupa ve Asya.

Türkiye Yayılışı: Ülkemizin her bölgesinde bulunur.


Octolasion cyaneum (Savigny, 1826) (Mavi-beyaz solucan)

C:\Users\User\Desktop\turkish species\turler\O.cyaneum\IMG_1007.JPG

(Fotoğraf: Mete MISIRLIOĞLU)

Uzunluk: 65-140 mm.

Renk: Mavimsi gri ya da beyaz. 

Dünya Yayılışı: Avrupa, Asya, Amerika, Hindistan, Avustralya ve çevresindeki adalar.

Türkiye Yayılışı: Bursa-Uludağ.


Octolasion lacteum (Örley, 1881) (Pembe-Turuncu Kuşaklı Solucan)

(Fotoğraf: Mete MISIRLIOĞLU)

Uzunluk: 35-160 mm.

Renk: Mavimsi-gri veya süt beyazı. Klitellum (eşeysel kuşak) pembe veya turuncu. 

Dünya Yayılışı: Avrupa, Kafkasya, Türkiye, İran, Suriye.

Türkiye Yayılışı: Bursa, Artvin, Afyon, Eskişehir’den kaydı vardır.


Perelia hatayica Csuzdi, Pavlíček & Mısırlıoğlu, 2007 (Hatay solucanı)

(Fotoğraf: Csaba CSUZDI)


Uzunluk: 45-56 mm.

Renk: Pigment yok, renk soluk.

Dünya Yayılışı: Türkiye’ye endemiktir.

Türkiye Yayılışı: Hatay-Akbez ve Islahiye yakınları.


Spermophorodrilus vignai Omodeo & Rota, 1989 (Silindir Solucan)

C:\Users\User\Desktop\TUBITAK-kitap onerisi\2.kullanılabilecek fotograflar\arazi-fotograf-mete MISIRLIOGLU\S.vignai 3.JPG

(Fotoğraf: Mete MISIRLIOĞLU)

Uzunluk: 40-56 mm.

Renk: Pigment yok. 

Dünya Yayılışı: Ülkemize endemiktir.

Türkiye Yayılışı: Bursa-Uludağ, Çorum, Bolu, Kütahya.

HOCAMIZA ALLAHTAN RAHMET KEDERLİ AİLESİ SABIRLAR DİLERİZ.


Prof. Dr. Mete MISIRLIOĞLU

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi 

Biyoloji Bölümü Zooloji Anabilim Dalı

Kaynaklar

Bouche M. B. (1972) Lombriciens de France. Ecologie et Systematique. Annales de Zoologie-Ecologie Animale. 72(2), 671 p.

Csuzdi, Cs. & Zicsi, A. (2003). Earthworms of Hungary (Annelida:Oligochaeta, Lumbricidae) (Cs. Csuzdi & S. Mahunka, eds). Natural History Museum, Budapest.

Csuzdi Cs., Zicsi A., Mısırlıoğlu M. (2006) An annotated checklist of the earthworm fauna of Turkey (Oligochaeta: Lumbricidae) Zootaxa, 1175: 1–29.

Csuzdi Cs, Pavlíček T. and Mısırlıoğlu M. (2007) Earthworms (Oligochaeta: Lumbricidae, Criodrilidae and Acanthodrilidae) of Hatay Province, Turkey, with description of three new lumbricids. Acta Zoologica Hungarica, 53 (4): 347-361.

Dorit R. L., Walker W. F. Jr, Barnes R. D. (1991) Zoology, International Edition, Saunders College Publishing, ISBN 0–03–030504–7, 1009 p.

Edwards, CA, Bohlen, PJ. 1996. Biology and Ecology of Earthworms, 3rd ed. Chapman and Hall, New York, NY.

Edwin L. Cooper, Mariappan Balamurugan, Chih-Yang Huang, Clara R. Tsao, Jesus Heredia, Mila Tommaseo-Ponzetta and Maurizio G. Paoletti (2012) Earthworms Dilong: Ancient, Inexpensive, Noncontroversial Models May Help Clarify Approaches to IntegratedMedicine Emphasizing Neuroimmune Systems. Hindawi Publishing Corporation Evidence-Based Complementary and Alternative Medicine Volume 2012, Article ID 164152, 11 pages doi:10.1155/2012/164152.

Fiołka MJ, Rzymowska J, Bilska S, Lewtak K, Dmoszyńska-Graniczka M, Grzywnowicz K, Kaźmierski W, Urbanik-Sypniewska T. Antitumor activity and apoptotic action of coelomic fluid from the earthworm Dendrobaena veneta against A549 human lung cancer cells. APMIS. 2019 Jun;127(6):435-448. doi: 10.1111/apm.12941. Epub 2019 Mar 28. PMID: 30803036.

Latif, R, Ezzatpanah S, Malek M & Parsa H. (2009) Earthworms of the Central Elburz Mountains, Iran. Iranian Journal of Animal Biosystematics Vol.5, No.2, 1-15.

Mahendra Kumar Verma, Francies Xavier, Yogendra Kumar Verma, Kota Sobha (2013) Evaluation of cytotoxic and anti-tumor activity of partially purified serine protease isolate from the Indian earthworm Pheretima posthuma. Asian Pac J Trop Biomed 3(11): 896-901.

Edwards, CA, Bohlen, PJ. 1996. Biology and Ecology of Earthworms, 3rd ed. Chapman and Hall, New York, NY.

Mısırlıoğlu M. (2010) Distribution of endemic earthworm species in Turkey, Zoology in the Middle East, Suppl. 2, 83-87.

Mısırlıoğlu M. (2014) Toprak Faunası, Nobel Yayınları, Ankara, 79 s.

Mısırlıoğlu M. (2015) Omurgasız Hayvanlar Laboratuvar Kılavuzu, Gözden geçirilmiş ikinci baskı, Nobel Yayınları, Ankara, 94 s.

Mısırlıoğlu M. (2016) Topraksolucanları-Ekolojik Sürpriz. Atlas Dergisi, Haziran 2016, Sayı: 279, s. 26.

Mısırlıoğlu M. (2016) Solucan Gübresi nedir? TÜBİTAK Bilim ve Teknik Dergisi, Eylül 2016, Sayı: 586, s. 46.

Mısırlıoğlu M. (2017) Topraksolucanları, Biyolojileri, Ekolojileri, Zirai Yönleri, Türkiye Türleri ve Türlerin Taksonomik Özellikleri. Genişletilmiş ve Gözden Geçirilmiş 2. Basım. Nobel yayıncılık, 168 s.

Mısırlıoğlu (2018) Türkiye Topraksolucanı Atlası. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Yayınları.

Mısırlıoğlu M. (2018) Topraksolucanları şifa kaynağı olabilir mi? Magma Dergisi, Ocak 2018, s. 28.

Mısırlıoğlu, İ.M. 2018. Earthworms from Bursa Uludağ Mountain, with first record of Octolasion cyaneum (Savigny, 1826) from Turkey. Zootaxa 4394(1): 141–143.

Mısırlıoğlu M. (2018) Topraksolucanları: Doğanın emekçileri. Atlas Dergisi, Temmuz 2018, sayı 304, s. 12.

Mısırlıoğlu M. (2018) Toprak Altındaki Müttefikler. Magma Dergisi, Aralık 2018, sayı 43, s. 23.

Mısırlıoğlu M., Valchovski H. & Stojanović M. (2018) Review of the earthworm biodiversity of Turkey and its neighbouring countries (Clitellata, Megadrili). Opusc. Zool., 49(2): 141–149.

Mısırlıoğlu, M., H. Valchovski and J.W. Reynolds (2019). Updated list of earthworm species from Turkey (Clitellata, Megadrili). Megadrilogica 24(8): 99-106.

Mısırlıoğlu, M., J.W. Reynolds, G.G. Brown, M. Stojanović, T. Trakić and J. Sekulić. 2021. An overview of the distribution of earthworm (Clitellata, Megadrili) families in the world. (in prep.)

Mirmonsef, H, Malek, M, Latif, R (2011) The Earthworm Fauna of Tehran Province, Iran: an Ecological Characterization. Iranian Journal of Animal Biosystematics Vol.7, No.2, 89-97.

Omodeo P. and Rota E. (1989) Earthworms of Turkey. Boll. Zool., 56, 167-199.

Omodeo P. and Rota E. (1991) Earthworms of Turkey II. Boll. Zool., 58, 171-181.

Pavlíček, T., Csuzdi Cs., Mısırlıoğlu M. &Vilenkin, B. (2010). Faunistic similarity and endemism of earthworms in East Mediterranean, Biodiv. and Conservation. 19 (7) 1989-2001. 

Reynolds, J.W. 1977. The earthworms (Lumbricidae and Sparganophilidae) of Ontario. Life Sci. Misc. Publ., Roy. Ont. Mus. xi + 141 pp.

Reynolds J. W. and Mısırlıoğlu İ. M. (2018) Preliminary Key to Turkish Megadriles (Annelida, Clitellata, Oligochaeta) Based on External Characters, Insofar as Possible. Megadrilogica 23 (11): 139-155.

Sims, R.W. and Gerard, B.M. 1999. Earthworms. Syn. Br. Fauna No. 31. Linn. Soc. Lond., London.

Sun Z. (2015). Earthworm as a biopharmaceutical: from traditional to precise. European Journal Of BioMedical Research, 1(2), 28-35. doi:http://dx.doi. org/10.18088/ejbmr.1.2.2015. pp 28-35.

Zhizhen Liu, Jianhua Wang, Jianlin Zhang, Baofeng Yu, Bo Niu (2012) An extract from the earthworm Eisenia fetida non-specifically inhibits the activity of influenza and adenoviruses. J Tradit Chin Med 15; 32(4): 657-663.

Zicsi A. (1973) Regenwürmer (Oligochaeta: Lumbricidae) aus der Türkei. Acta Zoologica Academiae Scientiarum Hungaricae, 19, 217–232.

http://www.planetgreen.com (Erişim tarihi: 15.05.2015)

http://www.smartgardening.com (Erişim Tarihi: 03.04.2019)

http://taxo.drilobase.org (Erişim Tarihi: 11.10.2018)

Photo:https://organicgrower.info/

Türkiye Yaban Hayatı

Katılma Tarihi: 2019-09-04 20:35:05