Dünya ve sağlığımız için çiftlik balıkları ne kadar zararlı !

  1. Anasayfa
  2. Dünya ve sağlığımız için çiftlik balıkları ne kadar zararlı !

Dünya ve sağlığımız için çiftlik balıkları ne kadar zararlı !

Ülkemizin birçok bölgesinde çiftlik balığı yetiştiriciliği her geçen gün daha fazla artmakta, peki bu artışın bize ne gibi fayda/zararları var ? Deniz ürünleri genellikle sağlıklı ve besleyici olarak bilinmektedir, gerçektende öyledirler. Balıklar protein bakımından yüksek ve iyi bir omega-3 yağ asidi kaynağıdır. Bunlar doğru olsa da, genellikle gözden kaçan bir konu vardır, balığın nereden geldiği çok önemli bir konudur. Çiftlik balıklarıyla karşılaştırıldığında, doğal ortamdan yakalanan balıkların besin değeri çiftlik balıklarına göre çok farklılık göstermektedir.

Çiftlik Balığı ve Yabani Balık Arasındaki Fark Nedir?

Balık yetiştiriciliği, su ürünleri yetiştiriciliği olarak da bilinir. Çiftlik balıkları, deniz, okyanus ve iç sularda yakın bulunan yüzen ağ kümesleri yöntemleri ile yetiştirilir. Bazı perakendeciler bu tür balıkları "çiftlik" kelimesini kullanmak yerine “Denizde yetiştirilmiş" olarak tanıtır, oysa bu bir aldatmacadır.

Çiftlik balıkları, yabani balıkların yediğinden farklı bir diyetle yetiştirilir. Hamsi, sardalye ve diğer küçük balıkları içeren işlenmiş peletlerle beslenirler. Bu, balıkların vahşi doğada yiyebileceklerine benzer bir diyettir, ancak pelet(yem) yapmak için kullanılan balıklar kıyıya yakın suda yakalanır ve bu nedenle kirleticilerle kontamine olma olasılığı daha yüksektir.

Çiftlik balıkları, popülasyonları daha yüksek olduğu ve balıkları yakalamak daha kolay olduğu için, doğal olarak yakalanan balıklardan satın almak genellikle daha ucuzdur. Aşırı avlanma dünyanın bazı bölgelerinde ciddi bir sorundur. Bununla birlikte, çiftlik balıklarını yemenin sağlık riskleri, herhangi bir fiyat farkından çok daha ağır basmaktadır. Bu çiftlikler de balıklara uygulanan sistematik beslenme zincirinde, insan sağlığı için zararlı bir çok maddenin de bu peletlere katıldığını bilinmektedir.

Çiftlik Balıkları ve Bakterilerin Yayılması

Balıkların tutulduğu nispeten sınırlı alan ve endüstriyel kontaminasyon risklerinin artması nedeniyle, çiftlik balıklarının hastalığa yakalanma olasılığı daha yüksektir. Az sayıda balık enfekte olduğunda, hastalığın tüm kümese yayılması muhtemeldir. Hastalıkları kontrol altına almak için çiftlik balıklarına antibiyotik verilir. Bakteriyel kontaminasyon ve antibiyotiklerin besin zincirine girme riski çok yüksektir. Aşırı antibiyotik kullanımı ciddi bir sorundur ve antibiyotiğe dirençli bakterilerin büyümesine katkıda bulunan bir olaydır. Çiftlik balıklarında tipik olarak bulunan diğer endişe verici kimyasallar arasında dibütiltin , Polibromlu Difenil Eter (PBDE) ve dioksinler bulunur.

WHO Antimikrobiyal Direnç Kontrolü Program Yöneticisi Dr. Danilo Lo Fo Wong şöyle diyor, "Antibiyotiklerin tarımda veya insanların tıbbi tedavisi için aşırı kullanımı, bakterilerin değişip dirençli hale geldiği antibiyotik direncinin gelişimini hızlandırır. Bu neden oldukları enfeksiyonları tedavi etmek için kullanılan antibiyotikler artık etkili olmamaya başlar ve ilerleyen hastalıklarda tedaviyi baltalamış olur. 

Hangi Çiftlik Balıkları En Kötü Yenebilir?

Somon ve Levrek, Çüpra en yoğun yetiştirilen balıklardan bazılarıdır ve ayrıca çiftliklerden satın alınması en kötü balıklardır. Çiftlikte yetiştirilen somon balığı, doğal olarak yakalanan somondan %27 daha fazla yağ ve %15 daha az protein içerir ve ayrıca zararlı kirleticilerle kontamine olma olasılığı daha yüksektir.

Cıva, toksik seviyelere ulaşana kadar uzun yıllar vücutta birikebilen tehlikeli bir maddedir. Cıva zehirlenmesi, Alzheimer dahil olmak üzere bir dizi sağlık sorunuyla ilişkilendirilmiştir. Ek olarak, çiftlikte yetiştirilen somon balığı ve çiftlikte yetiştirilen diğer balıklar yüksek seviyedeki iltihaplı hastalıklara, artrite ve hatta kansere katkıda bulunabilir. 

Yabani Balık Neden Daha İyidir?

USDA tarafından yayınlanan verilere göre, yabani somon ve diğer türler, çiftlikte yetiştirilmiş somondan çok daha fazla miktarda iyi Omega-3 yağ asidi içerme ve daha iyi bir Omega-3/Omega-6 oranına sahip olma eğilimindedir. Canlı renklerinden dolayı durumun böyle olduğunu söyleyebilirsiniz. Çiftlikte yakalanan somon balığı, daha sağlıklı görünmeleri için genellikle boya ile renklendirilir. Yabani somon balığının rengi, iyi omega-3 yağlarından gelirken, çiftlik somonu, sağlıklı oldukları yanılsamasını yaratmak için boya ile renklendirilir.

Çiftlikte yakalanan balıklarla ilgili bir diğer sorun, daha az besin yoğunluğuna sahip olmalarıdır. Yabani olarak yakalanan bir balık porsiyonu, benzer bir çiftlik balığı porsiyonundan daha fazla protein ve sağlıklı yağ içerirken, çiftlik balıkları kanser risklerini artırabilen ve davranış sorunları ve gelişim bozuklukları ile bağlantılı antibiyotikler ve kimyasallar içerebilir. 

Norveç'teki Bergen Üniversitesi'nden Dr. Monsen tarafından yayınlanan yakın tarihli bir raporda, çiftlik balığı tüketen hamile kadınların düşük doğum ağırlıklı çocukları doğurma olasılığının daha yüksek olduğu belirtildi. (https://www.newsinenglish.no/2013/06/11/pressure-grows-on-farmed-salmon/)

Genel olarak, doğal ortamından yakalanan balıklar sürdürülebilirdir ve mükemmel bir protein ve sağlıklı omega-3 yağ asitleri kaynağıdır. 

Balık çiftliklerinin deniz ve tatlı su ortamlarına olan zararları

Balık yetiştiriciliği üretim sürecinde çok fazla kimyasal kullanır. Balık unu ve suya eklenen kimyasallar, antibiyotikler ve böcek ilaçları kombinasyonu, balık çiftliklerinden akan suyu zehirli hale getirebilir.

Bu su, yerel su yollarına ve sonunda deniz ve okyanusa karışır. Yerel deniz ekosistemlerini kirletmenin ötesinde, bu akış insan tüketimine yönelik yerel su kaynaklarınada girebilir. Sadece suları kirletmekle kalmaz, aynı zamanda tarım için kullanılan alanların bu sularla kirletilmesi durumu da bir gerçektir.

Balık çiftliklerinde balık popülasyonlarının aşırı beslenmesi de büyük bir soruna neden olmaktadır. Yem kimyasallarla dolu olduğundan, bu yerel ekosistemlerin ötrofikasyonuna(Ötrofikasyon, göl gibi herhangi bir büyük su ekosisteminde, başta karalardan gelenler olmak üzere, çeşitli nedenlerle besin maddelerinin büyük oranda artması sonucu, plankton ve alg varlığının aşırı şekilde çoğalmasıdır.) ve nitrifikasyonuna(Ortamda bulunan aerobik bakterilerin çeşitli formlarının azot, amonyum ve nitriti kullanarak kademe kademe nitrata dönüştürmesine nitrifikasyon denir. Amonyağın doğada önce nitrite, nitritin de nitrata dönüştürülmesi işlemidir. Doğada bu işi nitrifikasyon bakterileri yapar ( nitrosomanas ve nitrobakter ). Ölen canlıların proteinlerinin oksijenli ortamda mantar ve bakteri faaliyetleri ile amonyum iyonu, su ve karbondioksite kadar giden bir dizi ara basamakla yıkılması, ayrıca amonyumun Nitromonas bakterilerince nitrite ve nitritin de Nitrobacter bakterilerince nitrat iyonlarına kadar okside olması olayı) yol açabilir.

Su ürünleri yetiştiriciliğinin diğer balıklar ve canlılar üzerinde olumsuz yönleri de bulunmaktadır. Balık çiftlikleri, hastalıkları ve parazitleri göç eden balıklara aktararak yabani balık popülasyonlarınında etkilenmesine sebep olur. Su ürünleri yetiştiriciliği ayrıca , çiftlik balıklarının çok sayıda ve konsantrasyonda olması nedeniyle su sistemlerini aşırı besin ve dışkı maddesi ile kirletir.

 

Ahmet TAŞÇI


Görseller:Richard Aguilar-wikipedia-https://weanimalsmedia.org/-https://haberglobal.com.tr/-www.seachoice.org-www.seachoice.org-https://theferret.scot/

Türkiye Yaban Hayatı

Katılma Tarihi: 2019-09-04 20:35:05