Müren Balığı

  1. Anasayfa
  2. Müren Balığı

Müren Balığı

Moray Eels, veya biyologlarımızın isteyeceği şekilde Anguilliformes. Yılan balığı denilince akla ilk gelen aynı zamanda aralarında en çok korkulan tür olarak bilinmektedir. Denizlerimizde nadir bulunan yılan balığı sınıfı, maalesef önyargı kurbanı olmuş bir sınıftır. Aslına bakarsak kara hayatında da yılanlara önyargı ile yaklaşıldığını biliriz, yani durum kara veya deniz fark etmeksizin pek de farklı değildir. Bir kediyi veya köpeği şefkatle saran kolların sahipleri, tarlada veya sokakta bir yılan gördüklerinde en iyi ihtimalle çığlık atarak kaçarlar, en kötü ihtimali söylememe gerek yok sanırım. Bu süreç maalesef genellikle bu şekilde olur. Gelelim deniz tarafına, çünkü benim de kendime göre uzmanlığım bu dünyada. Tatilciler, serbest dalış meraklıları, oltacılar, zıpkıncılar.. Hepsinin korktuğu türdür bu Müren balığı. Aslında bunun sebebi biraz da popüler kültürün etkisi.

Bu Mürenden korkan kesimin %95’i Mürenle karşılaşmamıştır bile. Ben çok fazla karşılaştım, size ne olduğunu söyleyeyim mi? Hiçbir şey olmadı. Dalışlarımda onlarca defa denk geldik kendisiyle. Elimle beslediğim bile oldu, evet şaka değil gerçekten elle beslenebilen bir tür. Ayrıca ne gariptir ki, korkan kesimi bir kenara bırakırsak, geri kalan kısım tarafından ‘’Denizin Köpeği’’ diye adlandırılır yılan balıkları. Bunun sebebi şudur, diğer balıklar gibi gezmeyi ve göç etmeyi sevmezler, yerlerine bağlı hayvanlardır. Yuvaları vardır, işaretleme yaparlar ve beslendikleri takdirde sizi unutmazlar, beslenmeye de alışırlar. Tabi ki yaban hayatını bozmamak adına beslememek en doğrusudur ancak karada beslenip ele alıştırılan bir tilki misali, Müren balıkları da el ile beslenip insana alıştırılabilir.

Dikkat edilmesi gereken bazı hususlar vardır, bunlardan en önemlisi Mürenlerin çiftleşme dönemleri. Bu dönemde genellikle dişisi ile beraber gezerler, durduk yere saldırmazlar ama normale göre daha saldırgan olurlar. Mürenlerin saldırma sebeplerinin büyük çoğunluğu sizi tehdit olarak algılamasıdır. Korkulacak bir şey yok, bir Müren tarafından öldürülme ihtimaliniz, kafanıza yıldırım düşme ihtimalinden daha düşüktür. Mürenler yine sanılanın aksine zehirli veya elektrikli hayvanlar değillerdir.

Dişlerinde bulunan bakteriler enfeksiyona yol açabilir, etçil beslenen her canlı gibi. Ahtapot en sevdikleri besindir, Mürenler hız konusunda geride kalmış balıklar oldukları için kendileri gibi hız konusunda yetersiz avlara yönelmeyi tercih ederler. Ahtapot, kalamar, sübye, yaralı balıklar, uyuyan balıklar, kabuğu açık yumuşakçalar, balık leşleri, yavru yılan balıkları, karides, yengeç, ıstakoz, karavida gibi canlılar ana öğün kaynaklarıdır. Avlarını ısırdıktan sonra tıpkı timsahlar gibi kendi etraflarında dönmeye ve sekiz çizmeye çalışırlar, çünkü ezici ve kesici dişleri yoktur. Dişlerinin tamamı delici dişlerden oluşur ve arkaya doğru kıvrıktırlar, yani bir Müren tarafından ısırılırsanız kendisi istemediği veya etinizi koparmadığı sürece çenesinden kurtulmanız pek mümkün değildir. Ancak korkulacak bir durum yok, yukarıda da belirttim zaten, deniz canlıları tuhaf bir şekilde bizlerin o dünyaya ait olmadığını fark ediyorlar. Bizlere saldırmayı en son çare olarak görüyorlar. Ayrıca ebat ve boy olarak hepsinden büyük olmamızın da bize saldırmamaları konusunda katkısı var. Yaban hayatında hiçbir hayvan kafasına göre iş yapmaz, hepsi içgüdü ile hareket eder. Doğadan kaçmayın, doğanın parçası olun. Denizde misafir olduğunuzu bilin ve ona göre davranın. Başınıza hiçbir iş gelmez. Yazımı burada sonlandırıyorum, doğa sizinle olsun.

Yazar: Güneş Halaç


(Photo: Kim Briers / Shutterstock)-Muraena helena Port Cros -France © Thomas Menut - Sarah faulwetter





Türkiye Yaban Hayatı

Katılma Tarihi: 2019-09-04 20:35:05